172. Sokaklarda KEDİ ve KÖPEK bırakmayacak KATLİAM Tasarısına karşı ÇÖZÜM OLARAK NE İSTİYORUZ? "Tasarının tekrar Orman Su İşleri Bakanlığında STK lar, Meslek Odaları ve Bilim İnsanlarının katılımı ile yeniden hazırlanmasını" ÇÖZÜM olarak talep edip, başta milletvekilleri ve siyasi partiler olmak üzere ulaşabildiğimiz tüm mercilere anlatmalıyız.
MERCİLERE NE ANLATMALIYIZ?
=== Nüfusu 100.000 den aşağı olan 900 küsur ilçede "kısırlaştırma merkezi" kurulmayacak, kısırlaştırılmamış hayvanlar şehir dışlarına atılacak, orada hızla çoğalacak hayvanları vatandaş bir taraftan, belediye bir taraftan öldürecek. ==== Evlerdeki hayvan sayısına da sınırlama yönetmelik ile getirilecek. === Sahipsiz hayvanların DENEY İŞKENCESİNE yollanması için, bakımevlerinden petshoplara "satılmaları" kılıfı ile sahipsiz hayvan verip, "sahipli" durumuna getirilecek ve deney denilen işkencelere teslim edilecek.
PEKİ MERCİLERE NASIL ULAŞACAĞIZ?
=== Bulunduğunuz yerdeki siyasi parti il ve ilçe teşkilatlarını ziyaret ederek, ayrıca tek tek MİLLETVEKİLLERİNDEN randevu alarak, tasarının yasalaşması halinde KATLİAM getireceğini, sorunları çözmek yerine daha da büyüteceğini anlatın ve aşağıdaki hazır yazıyı da verin.
=== Basın açıklamaları yaparak bu söylemi topluma duyurup ulaştırıp kamuoyu oluşturun.
=== Aşağıdaki açıklamalı örnek yazıyı görüştüğünüz herkese verin. Ziyaret ve görüşmelerinizi [email protected] adresine yollayın lütfen.
Nesrin Çıtırık/ HayKonfed Başkanı
=================================
KONU: 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu TASARISI hakkında SORUN ve ÇÖZÜM önerileri çerçevesinde, tasarının Orman Su İşleri Bakanlığında STK lar ve Meslek Odaları katılımı ile tekrar görüşülmesi talebimiz hk.
Sayın Milletvekillerine, Parti Yöneticilerine,
Basın Kuruluşlarına,
Kamuoyu Bilgisine,
5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanununda değişikliklerini içeren, bilim insanları, meslek odaları ve STK ların görüşleri DİKKATE alınmadan Orman Su İşleri Bakanlığının bürokratları tarafından hazırlanan KANUN TASARISI, TBMM Çevre Komisyonunda emrivaki ve zorlama ile geçirilmiş fakat 24. dönemde zamanlama açısından KADÜK olmuştu.
Şimdi bu tasarı, kurumlarca aynı şekilde KATLİAMLARLA neticelenecek maddeleri ile tekrar gündeme getiriliyor.
Önemli TALEBİMİZ, bu tasarının Orman Su İşleri Bakanlığına geri gönderilip, STK ların ve meslek odalarının da katılımı ile TEKRAR GÖRÜŞÜLÜP hazırlanmasıdır.
Bu tasarı yasalaşırsa, nüfusu 100 000 in altındaki 1000 e yakın ilçede kısırlaştırma merkezi kurulmasına gerek olmadığı maddesinden dolayı, bir taraftan kedi ve köpek sayısı hızla ve kontrolsüz olarak artarken, öte yandan vatandaş ve zaten öldürmeye odaklı olan belediyeler tarafından bu hayvanlar zehirle veya vurularak öldürüleceklerdir.
Tasarının, sorunu çözmek yerine çözümsüzlük ve KATLİAM getirecek maddelerini bilgilerinize sunuyoruz:
1.) Tasarının 3. MADDESİ toplanıp kısırlaştırılan hayvanlardan "sahiplendirilemeyenler, okul, hastane, ibadethane, çocuk oyun alanı gibi toplumun yoğun olarak kullandığı yerler hariç alındığı ortama bırakılır" hükmü ile:
======A-) Şehirlerin her yeri park, okul, cami, hastane dolu. Bu madde ile Kedi ve köpekler şehirlerden uzaklaştırılıp yok edilecek ve buna paralel olarak ekodenge de tehlikeli biçimde bozulacaktır.
====== B-) Şehirlerin dışında da 3-4 bin haneli kasaba siteler yapıldığı için, hayvanlar oralarda da tutulmayacak, yaban hayatının olduğu kırsala, dağa ve ormanlara atılacaktır. Oralarda yazın susuzluktan kışın da korunaksız olarak soğuk ve kara mahkum olarak acı içinde can verecekler. Ayrıca, yaban hayvanlarında ve yaban hayatında yoğun olan KUDUZ hastalığının, evcil olan kedi ve köpeklere geçip, hastalığın bir şekilde bir şekilde şehirlere gelmesine sebep olacaktır. Bunun sonunda yine vatandaştan ve belediyelerden gelen katliamlar bu hayvanların kaderi olacaktır.
2.) Tasarının 8. MADDESİ ise, hayvanların üremelerini önleyecek KISIRLAŞTIRMA merkezlerinin, sadece nüfusu 100 binden fazla olan şehirde kurulmasını hükme bağlamıştır. Nüfusu 100 binden az olan 1000 e yakın ilçede kısırlaştırma merkezi kurulmayacak, kısırlaştırılmadan şehir dışına atılan sahipsiz hayvanların sayısında adeta patlamalar olacak ve katliamlar da başlayacaktır.
3.) Tasarının 10. MADDESİ ise, "*Madde 10- Ev hayvanı satış yerlerinde ev hayvanı bulundurulamaz, ancak bu yerlerde hayvan üretim çiftlikleri ve bakımevlerindeki hayvanların satışı yapılabilir." hükmü ile bakımevlerindeki hayvanların petshoplarda satılmasını içermektedir. Sahipsiz hayvanlara deney yasaklandığı için, bu madde ile bu hayvanlar petshoplarca sahipli konuma getirilip, bilimsel kılıf altında işkence olan DENEYLERE yollanacaklardır.
4.) Ev hayvanlarının sayısı ve durumu ise, tepkiyi önleme açısından yönetmeliğe bırakılarak, 24. Dönem TBMM Çevre Komisyonunda konuşulduğu gibi bakılan hayvan sayısına mekan ve sayı sınırlaması getirilmesi hedeflenmektedir. Bu durum, sahipli hayvanların felaketi olacağı gibi, terk edilen hayvanlar nedeni ile sokak hayvanı sayısını da hızla artıracaktır. Hayvanını vermek istemeyen insanlar ile kurumlar arasında ciddi sorunlar yaşanacaktır. Hayvan haklarının yanında insan hakları da ihlal edilmiş olacaktır.
5.) Ayrıca tasarının diğer maddeleri de aynı şekilde vahim yanlışlar ve hayvanlar için TUZAK maddeler içermekte; üretim, satış, yasa dışı ithalat, hayvanat bahçeleri, deney, sirkler vb. gibi hayvanları koruma kanunuyla yasaklanması gereken hususlar da bu tasarıda daha da geliştirilmiş olarak yer almaktadır.
SONUÇ VE TALEP: Bu tasarı Orman Su İşleri Bakanlığında tekrar STK lar, Meslek Odaları ve Üniversite Temsilcileri katılımı ile tekrar görüşülmeli, ÇÖZÜM odaklı olarak ve sokağın gerçeklerine, eko dengeye, vicdani ve insani koşullara uygun olarak hazırlanmalıdır.
Durumu bilgilerinize saygılarımızla sunar, bu KATLİAM TASARISINA karşı desteklerinizi bekleriz.
İsim-TC Kimlik...