1991'den Bugüne

Adananın kadınları pek yaman

       {xtypo_quote} Adana Iskadinlari Dernegi yanliz ekonomik yasamda degil, sosyal sorunlarin cozumunde, doga, cevre ve doganin en onemli parcasi olan hayvanlarin korunmasinda da aktif olarak yer alan bir sivil toplum kurulusudur. ISKAD baskani DOHAYKO yonetim kurulu uyesidir. ISKAD yonetim kurulu hayvan barinagini ziyaret etmis ve sahipsiz hayvanlarin yasam haklarinin korunmasina destek vermistir. Sosyo ekonomik yapiya istihtam ve arti deger baglaminda katkida bulunan onemli is kadinlarindan olusan ISKAD, dogaya duyarli bu ozelligi ile de ornek teskil etmektedir. Bu baglamda dernek yonetim kuruluna ve uye arkadaslarima tesekkur ediyor, sevgi ve saygilarimi sunuyorum.. 
Nesrin Çıtırık/ Dohayko Genel Sekreteri {/xtypo_quote}

 

SEDA KAYA GÜLER YAZISI   AKŞAM GAZETESİ 

       {xtypo_quote}
        Bu hafta sizi Adanalı kadınlarla tanıştırmak istiyorum. Kentli, eğitimli, meslek sahibi kadınlar onlar. En önemlisi de çalışma hayatına girince dayanışmanın önemini kavramaları ve Anadolu’nun ilk iş kadınları derneğini kurmaları.

         İŞKAD (Adana İş Kadınları Derneği) 1999 yılında 44 kadın tarafından kurulmuş, bugün sektörlerinde başarılı 100’e yakın kadınla aktif olarak çalışmalarına devam ediyor.

             Derneğin fikir annesi, kurucusu Nesrin Çıtırık. Yaşı olmayan kadınlardan; enerjik, üretken, arı gibi koşturuyor her daim. Şu sıralar bütün vaktini ve enerjisini can dostlarına veriyor; DOHAYKO’nun (Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği) kurucusu ama ilk göz ağrısı İŞKAD’ın (Adana İş Kadınları Derneği)’nin de hayatında yeri büyük.
              Temelleri sağlam atılmış derneğin. Nesrin Çıtırık şu şartı koymuş kurulurken: “Bu dernek koltuğu başkasına bırakmayan dernek yöneticilerine sahip olmayacak”...
            100 üye aktif olarak çalışıyor ve her geçen gün aralarına yenileri katılıyor.

        Şimdiki başkan eski öğretmen, yeni iş kadını Ferdane Bayıldıran. Adana Eğitim Enstitüsü mezunu, 20 yıl boyunca fizik öğretmenliği yapıp, çocukların yetişmesine katkıda bulunuyor. İki oğlunu üniversite sınavına matematik öğretmeni olan kocasıyla birlikte hazırlıyor. Emeklerinin karşılığını iki çocuğunun da Boğaziçi Üniversitesi’ne kazanmasıyla alan Bayıldıran çifti, “Bizim çocuklarımız başardı, başka çocuklar da yararlansın” diyerek dershane açmaya karar veriyor. Böylece Ekinfen kuruluyor ve Adana’nın en meşhur dershanelerinden biri haline geliyor. İŞKAD’ın faaliyetlerini gazetede okuyor. Bir-iki toplantıya gidip üyelerle tanışıp, çalışmalarını beğenince derneğe üye oluyor. Önce başkan yardımcısı, ardından da başkan seçiliyor.

             İŞKAD’ın üye profili yüzde 70 girişimci işveren, yüzde 30 üst düzey profesyonel yöneticilerden oluşuyor. Kentin kurumlar vergisi rekortmenleri arasında ilk yüzde 4 İŞKAD üyesi bulunuyor ve her üye ortalama 22 kişi istihdam ediyor. Amaçları; iş dünyasında kadının etkinliğini artırmak, kadınların karar mekanizmalarında daha çok yer almasını sağlamak, var olan iş yaşamında kadınları güçlendirmek, bölgenin sosyo-ekonomik gelişimine katkıda bulunmak. Kendine güvenen güçlü kadınlarla karşılaşmak son zamanlarda iyice bozulan moralimizi yükseltiyor.
               Bu kadınlar kendilerini okutmak ve meslek sahibi edinmelerini isteyen ailelere sahip olmanın avantajını iyi değerlendirmişler. Okuyup mezun olarak ve evde oturmayıp çalışarak toplumun kendilerine biçtiği rolü kabul etmemişler. İş hayatında karşılaştıkları güçlüklerle de mücadele ederek, sürekli kendilerine yeni hedef koymuşlar. En önemlisi “ya ben ya işin” demeyecek erkekler seçerek veya onları ikna ederek yollarına devam etmişler. Bunun önemi o kadar büyük ki! Anne-baba ve koca desteklerse bir kadın rahat yol alabilir. Adanalı kadınların eşli düzenledikleri yemekte, Adanalı erkeklerin eşleriyle gurur duyduklarını görmek de gelecek adına umutlandırdı beni.

ADANA'YA "İŞKADİNİ" DEMEYİ OGRETTİ...
       
        Anadolu’nun ilk iş kadın derneği İŞKAD’ın kuruluşunu, kurucu başkan Nesrin Çıtırık’ın kendisinden dinleyelim: “Uzun yıllar kamuda yöneticilik yaptıktan sonra evliliğim nedeni ile istifa ederek ‘ev kadını’ olma durumunda kalınca, bundan çok rahatsız olmuştum. O boşlukta, birçok şey yaptım ama kendimi asla iyi hissetmedim. En ağırıma giden de mesleğim sorulduğunda ‘ev hanımı’ demek oldu. Yaklaşık 10 yıl böyle geçti.

           Daha sonra eşimi ikna ettim ve ilk mağazamı açtım. Mağazamın açılışı çok görkemli oldu. Açılışta gazeteciler resim çekerken ‘Nesrin Hanım, ne başlık atalım bu haberinize’ diye sordular. Ben de yıllarca ev kadını olmanın verdiği bıkkınlık ile ‘Nesrin Çıtırık, iş kadını oldu diye başlık atın’ dedim. Bunu duyan iş adamları; ‘İş kadını olur mu Nesrin Hanım, iş adamı olur!’ diye gülüştüler. Hatta birisi ‘iş hanımı daha da iyi olur’ dedi. O sözler üzerine ‘Bütün Adana’ya iş kadını demeyi öğreteceğim’ diye kendime söz verdim.

DERNEK KURMAYA DOĞRU

        O sözümün üzerinden 11 yıl geçti ve bugün yalnız Adana değil Türkiye’de artık herkes ‘İş Kadını’ tanımını kullanıyor ve bunda bir damla da olsa payım olduğu için çok mutluyum. Çalışmaya başlayınca Adana’da müthiş dinamik, enerjik, üretken bir iş kadını grubu olduğunu gördüm. Türkiye’de bize örnek olacak veya iş birliği yapabileceğimiz bir ‘İş Kadını Derneği’ bulamadım. Çevremdeki insanlara böyle bir dernek kurma fikrimden bahsettiğimde bana ‘Aman sakın, kadınlar bir arada olamazlar, hele de patron kadınların egoları daha da güçlü, emeklerin boşa gider’ diyerek benim cesaretimi kıracak görüşler dile getirdiler.

BASININ DESTEĞİ

        Tam o günlerde Hürriyet Gazetesi’nin Çukurova ekinde köşe yazıları yazan ve gazetenin de bölge temsilcisi olan Sinan Tanyıldız’ın iş dünyasının ve toplumun nabzını tutan yazılarını okudum. Tanışmaya gittim; ‘ben Adana’da kadınların yaratıcı ve itici gücünü fark ettim. Ama bu müthiş enerji potansiyelinin örgütsüz olduğu için etkili olamadığını üzülerek görüyorum, size tuhaf gelecek ama ben bir iş kadını derneği kurmak istiyorum. Bunu da kendi yakın çevremdeki arkadaşlarımla değil, basın yolu ile Adana’nın en uzak köşesinden kadınların katılımı ile bir taban hareketi oluşturarak yapmak istiyorum’ dedim. Hiç tereddüt etmeden ‘sizi bütün kalbimle destekleyeceğiz, sakın vazgeçmeyin’ dedi.

           Ertesi gün söylediklerimi manşete taşıdı. Adana’nın her yerinden iş kadınları bana ulaşmaya başladı. Toplantılar yaptık ve 10 yıl önce bu gemi yola çıktı. Kurucu başkan ben oldum. ‘Kadınlar bir arada olmaz’ diyenler utandı. Derneğimiz Türkiye’ye örnek oldu, bizden sonra başta Ankara ve İstanbul olmak üzere başka yerlerde de iş kadını örgütlemesi başladı.
{/xtypo_quote}
cross