''Sevgili Arkadaşlar;
Uzun zamandır tarafımıza, barınağın kapasitesinin iki üç misli hayvan toplandığı, her şikayette en uysal köpeklerin bile alınarak Beylikdüzü belediyesinin bir toplama kampı haline geitrildiği ve koşulların çok kötü olduğu şikayetleri ulaşmaktaydı.Bu nedenle bu bakımevini Haytap temsilcilerimiz Prof.Dr. Mirat GÜROL , Kübra AKTÜRK, ve Berrim BÜLBÜL ile birlikte ziyaret ettik. Bölmelerin ve tek kulubelerin çoğunda gölgelik olmadığı, hayvanların ya kapalı kulubede yandığı ya da güneş altında kavrulduğu, özellikle küçük kulubelerde zincirlerinin dolanmasından ve bağlanmasından dolayı, hayvanların zincirlerinin çok kısa kaldığı, hayvanların suya ulaşamadığını görüntüledik.
Pitbullların uysal olanlarının bile bir metreden küçük beton hücrelere hapsedildiğini, ısırık vakalı hayvanların, altı tamamen kapalı, yarım metre karelik demir hücrelere hapsedildiğini tespit ettik. Özellikle kırık dökük tahta kulubelerin tamamen güneşin altında kaldığını, hayvanların kulubenin kendi gölgesi olan 15-20 cm’lik gölgelikte kendilerine yer bulmaya çalıştığını, yavrulu annelerin ve tedaviye alınan hayvnaların yine bir metre içinde pis ve dar beton alanlara hapsedildiğini, uyuz ve normal hayvanların aynı yere konduğunu, Kedi evinin de tamamen pisliğe bulanmış, felçli hasta ve yavrulu kedilerin herhangi bir tedavi yapılmadan adeta kaderlerine terk edildigini gördük. Kanatlı hayvanlarla köpeklerin bir arada bulunmalarının sakıncalı olmasına rağmen barınağın tam ortasında Barınak veteriner müdürü Ahmet bey’e ait oldugu söylenen Güvercin evi oldugunu, güvercinlerin ise köpeklerin arasındaki bölmelerde tedavi altına alındığını, Ayrıca yine barınağın içinde tavuk ördek ve keçinin daracık ve igrenç bir alanda beslendigini gördük.
1500’den fazla köpek olduğu bizzat tarafımızca sayıldı. Bu kadar köpeğe sadece 9 personel çaliştiğini, bu personele de zamanında yemek verilmediğini ve uygun kıyafetleri olmadiğini dolayısıyla onların yaşamlarının da risk altında olduğunu gördük.
Isırık vakası olarak karantina altına alınan köpeklerin yüksekteki demir parmaklığa ulaşmaya çalışırken patilerinin yaralandığını ve kanadığını, 1500 civarındaki hayvana aktif olarak sadece bir tek veteriner hekim bakmak zorunda kaldıgı için hayvanlara tedavi ve bakımın yapılmadiğini tespit ettik.
En ufak bir şikayette köpekleri alarak bu ölüm kampı bakımevinde istifleyen, hayvanları yavaş ölümlere mahkum eden, hayvanlara bir gölgelik bile yapmaktan aciz, güneş altındaki kırık dökük kulubelerde yaşamaya mahkum eden Beylikdüzü belediyesini ve veteriner işleri müdürü Ahmet KÖSE'yi şiddetle kınıyoruz.
İstanbul Orman Su işleri Müdürlüğü'nü burayı denetlemediği için Görev ihmalden dolayı Orman Su İşleri Bakanlığı'na şikayet ediyoruz.
Çevre Orman Bakanlığı, İç İşleri Bakanlığı, AK Parti Genel Merkezi yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı'na bu belediye hakkında soruşturma açılması için şikayette bulunacağız...
Beylikdüzü'ndeki tüm kişi kurum ve kuruluşları hayvanların adeta açık mezarı olan bu toplama kampını Protesto etmeye Davet edeceğiz.
Selam ve sevgilerimle...
Nesrin ÇITIRIK''
Bir yudum su için mücadele veren Can...
Karantina....
Yarım metreye Hapsedilen yavrular...
Pislik içinde kalmış Yavrulu anne...
Yakıcı güneşin altında Gölgeden yoksun kalmış , üst üste, sıkış tıkış kalmış, bunalmış Hayvanlar.....
Bir'er metrelik zincirlere bağlanan, sularını içmekte bile zorlanan, hareket edemeyen Can'lar....
Pislik içinde kalmış kedi evi....