“Yarıyıl tatilinde ev ödevim için, babamdan yardım istedim. Babam, bana “biz küçükken hayvanlara kötü davranırdık, büyüdükten sonra insan hakları ile ilgili çalışmaya başladık. İnsanların hakları için çalışırken; hayvanları da sevmek gerektiğini ve onların da hakları olduğunu öğrendik. Şimdi seni seveceğin bir yere götüreceğim. Ödevini orada gördüklerinle hazırla” dedi ve beni ağabeyim ve amcamın çocukları ile Diyarbakır Hayvan Barunma ve Bakımevi'ne götürdü.
Hayvan bakım ve barınma evi'nde bizi hayvanların doktoru olan Veteriner karşıladı ve birlikte gezdik. Barınağı Osman Baydemir amca öncülük edip yaptırmış. Osman amca da hayvanları çok seviyormuş. Hayvanların bütün bakımlarının özenle yapıldığına biz de yakından tanık olduk...
Veteriner Akın amca Diyarbakır'da sokaklarda 7 bin 500 hayvan olduğunu söyledi. Barınakta ise 300 köpek varmış. Bu köpeklerden ancak 30'una yuva edindirebilmişler şimdilik...
Bakımevine getirilen hayvanlar önce 10 gün süre ile karantinada tutuluyormuş. Hasta olanlar tedavi ediliyormuş. Aşıları yapılıp ilgili bölüme konuyor, hayvanlara hastanelerden ve yemek fabrikalarından toplanan yiyecekler veriliyormuş. Yavrulara ise, ayrı mama veriliyormuş. Hayvanlara 21 ile başlayan numaralar verilip kulaklarına küpe olarak takılıyormuş....
Bilmem sizlere bakımevini yeterince tanıtabildim mi ama, biz bu geziden ve şehrimize yapılan bu tesisten memnun ayrıldık... Buradaki canları sakın unutmayın!..
Öyle ya, “Dünya Yalnız Bizim Değil” tabii... "