İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NE

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NE

Değerli Akademisyenler ;

Ekte bağlantılarını sunduğumuz gazetelerde yayımlanış haberde İstanbul Teknik Üniversitesi kampüsü içinde,bir avcının ölmeden önce öldürdüğü hayvanların cesetlerinin sergileneceği bir müzenin, üstelik ormanlık alandaki ağaçların müze alanı oluşturmak için kesilerek, açılacağını öğrenmiş bulunuyoruz..

İçinde bulunduğumuz yüzyılda, bir bilim, kültür ve irfan merkezinin ortasında, böyle akıl almaz bir vahşet için, üstelik de bir başka akıl almaz katliam yapılarak, böyle bir girişimde bulunulmuş olması utanç verici bir durumdur..

Yaban hayvanlarının yaşam koşullarının son derece zorlaştığı, pek çok yaban hayvanının neslinin tükenme tehlikesi içinde olduğu günümüzde, '' Avcılık'' reklamı yapılıyor olması ve bir Üniversitenin buna alet olması utanç verici bir durumdur..

Ülkemizde, yaban hayatı ''koruma'' ! konusunda imkansızlıklar ve yetersizlikler sebebiyle hiç bir çalışma yapılamazken, kaçak avcıları ihbar ettiğimizde milli parklar şube müdürlüklerinden '' yeterli araç ve personel olmaması sebebiyle yeterli denetim yapılamaması..'' şeklide yanıtlar alırken, yaralı yaban hayvanlarını tedavi edecek bir rehabilitasyon merkezi yokken, böyle bir proje sunulması rezil bir durumdur.

Adına müze açılacak söz konusu şahsın sağlığında doğaya verdiği zarar, hayvanlara verdiği acı yetmemiş gibi, bu ne hırstır ki ölümünden sonra da zarar vermeye devam etmesi amacıyla projeler yapılsın ve bir üniversite bu rezil duruma ortak olsun ?

Bu ülkede kaçak avcılık ile mücadele konusunda hiç bir çalışma yapılmıyor çünkü yeterli personel yok. Bu ülkede koruma altındaki milli parklar korunmuyor çünkü imkan yok. Denetim yok, kontrol yok, uzman personel ve kadro yok. Ülkede sadece bir tane yaban hayat veterineri var, onun da bulduğu hayvanları tedavi edeceği bir rehabilitasyon merkezi yok.

Hayvan Hakları savunucuları, gönüllü olarak kendi imkanlarıyla yaralı hasta sakat hayvanları kurtarmaya çabalarlarken,ülkede bir yaban hayat rehabilitasyon merkezinin kurulması, ülkede ki mevcut hayvanat bahçesi rezilliğinin çözüme ulaşması, buralarda BETON HÜCRELERDE TUTSAK olan yaban hayvanlarının doğal yaşam koşullarına kavuşturulması için çabalarken;

kendilerine '' ÇEVRECİ '' , '' SPORCU '' gibi isimler vererek ezikliklerini ve ayıplarını kapatmaya çalışan bu grubun binlerce lirayı ÖLDÜRMEK ve ÖLDÜRDÜKLERİNİ SERGİLEMEK , ÖLDÜRMENİN CAN ALMANIN, KAN DÖKMENİN reklamını yapmak için harcıyor olmaları, sağlığında binlerce can almış, can alma ve kan dökme tekniklerini çok daha geniş kesimlere ulaştırmak daha için bir tv kanalı kurmuş olan bir kişinin adına anısına kurulan bir vakfın yapmayı düşündüğü ve uygun bulduğu bu proje bu grubun '' ÇEVRE DOĞA '' kavramına bakışını ortaya koymaktadır.

Biz çevre doğa hayvan hakları savunucuları olarak, bu projenin durdurulması için ilgili kurum ve kuruluşlara yazışmalarımızı sürdüreceğiz. Sosyal medyada ve basında konuyu devamlı gündemde tutup protestolarımızı sürdüreceğiz.

İstanbul Teknik Üniversitesi'nin, bu ÖLÜM KATLİAM Müzesi projesinde ortak olmamasını diliyoruz.Siz değerli akademisyenlerin ellerine ölü hayvanların kanlarının bulaşmasını istemiyoruz.

Üniversite olarak yaşam hakkına saygı, şiddete karşı sevgi projelerine destek vermenizi bekliyoruz.

İstanbul Teknik Üniversitesi olarak bu vahşete ortak olmamanızı umuyoruz..

Saygılarımla

EGE SAKİN

HAYTAP HAYVAN HAKLARI FEDERASYONU TEMSİLCİSİ

Yaban Hayat ve Su Canlıları grubu sözcüsü

1.sınıf Dalgıç / Basınç odası operatörü

SUALTI Gazetesi Editörü

PROSAT ( Profesyonel Sualtı adamları topluluğu derneği ) Bşk.Yrd.

TC Kimlik no:13934024646

telefon : 0507 510 23 30 / 0555 495 44 28

e posta : [email protected] / [email protected]