1991'den Bugüne

Sayin Basbakanimiza KATILAM yasasi icin cagrimiz...‏


Degerli Basin Mensuplari,

Orman Su İşleri Bakanlığı yetkililerince,  STK lar dan "görüş ve bilgi" alınmadan, Türkiye gerçeklerinden uzak olarak hazırlanmış "5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu Değişiklik Teklifi" TBMM ye gönderilmiştir.

On milyonlarca kedi ve köpeğin öldürülmesine ortam hazırlayan bu yasa teklifi icin bizim sesimizi duyan Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, TBMM de ilgili milletvekillerine tasarının tekrar incelenmesi için görev verdi. Fakat hala daha, Orman Bakanlığı ısrarla pembe, aldatıcı ve gerçeklerden uzak hayal ürünü tablolar çizerek yasa teklifinin aynen geçmesini sağlamaya çalışmaktadır.
Yasa teklifinin TBMM komisyonlarına ineceği bu günlerde biz tekrar son umudumuz olan Sayın Başbakanımıza sesleniyoruz ve diyoruz ki:
1.Bu kanun teklifine konan "m) Sahipli ve sahipsiz hayvanları belediye sınırları içinde veya dışında başıboş bırakmak YASAKTIR" maddesi ile, çok açık bir şekilde dışarda HİÇ KEDİ-KÖPEK kalmamasıni hükme bağlanmıştır. Sokaklarda, köylerde, çiftliklerde, beldelerde, yaylalarda "milyonlarca kedi ve kopek" TOPLAMA adı altında ÖLDÜRÜLECEKTİR.
TALEBIMIZ: Biz bu madde yerine, şu anda yürürlükte olan kanunun 6. maddesinde ki "Kısırlaştır, aşılat ve aldığın yere bırak" maddesinin DEĞİŞMEDEN kalmasını talep ediyoruz. Sorunun çözümü için yurt çapında KISIRLAŞTIRMA seferberliği yapılmasını istiyoruz.

2. "MADDE 3... hayvan bakımevinde rehabilite edilen sahipsiz hayvanlar, sahiplendirilinceye kadar doğal hayat parklarında barındırılır" ibaresi ile kedi ve köpeklerin bu ölüm parklarına doldurulmaları amaçlanmıştır.
TALEBIMIZ: Bu tur yerler Kedi ve köpeklerin etolojisine hem bilimsel hem de vicdani olarak uygun değildir, onlar on binlerce yıldır insanla birlikte yaşamaktadırlar. Maliyeti yüz trilyonları bulan bu tür yerler zaten yapılmayacak, hayvanlar böyle maliyetler altina girilmeden öldürüleceklerdir.

3- ."3.Geçici MADDE bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde tehlikeli olarak tanımlanan köpeklerini bakım evlerine teslim etmek, bakımevleri de bu hayvanları öncelikle almak zorundadır.”ibaresi yasa teklifine konmuştur. Şehirlerin %90 inda hala daha bakım evi yokken bu hayvanlar HANGİ bakımevine konacaktır? Bu hayvanların da öldürüleceği açıktır.
TALEBİMİZ: Hiç bir hayvan türü tehlikeli olarak sınıflanamaz. Hayvanlara değil sahiplerine yasal zorunluluklar getirilmelidir.

4. "Meskende barındırılabilecek ev ve süs hayvanı tür ve sayısı, barındırılacak hayvanların etolojik ihtiyaçları, mekânsal şartlar ile çevre ve insan sağlığı göz önünde bulundurularak Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir." maddesi ile evlerde hayvan beslenmesini sınırlama ve hatta yasaklama yetkisi kayıtsız şartsız bakanlığa verilmiştir. Bu madde ile evlerde sahipleri ile yasayan on binlerce hayvan ailesinden kopartılıp yok edilecektir.
TALEBIMIZ:  Sahipli hayvanların meskenlerde beslenmesine hiç bir şekilde kısıtlama veya koşul getirilmemelidir. Zaten sakıncalı durumlarda mahkemeler yetkilidir ve gerekli kararları hızla alabilmektedirler

5. Petshop’larda hayvan satışı, üretimi ve ithalatı da yasaklanarak sahipsiz hayvanlarının sahiplendirilmesi sağlanmalıdır

6. Hayvanat bahçelerini teşvik eden  ve hayvanlar için en büyük ızdırap kaynağı olan deneylere kolaylıklar getiren maddeler  yasada yer almamalıdır.

7. Yasa teklifiyle getirilen “hayvanı işkence ile öldürenlere ve tecavüz eden kişiye hapis cezası” düzenlemesi, caydırıcı olması açısından  para cezasına çevrilmeyecek hale getirilmelidir.
Sayın Başbakanımızın, tarihin en buyuk katliamına ortam ve imkan sağlayacak olan bu tasarıya DUR diyeceğine inanıyoruz.
Saygılarımızla...

cross