Petshop’tan değil, barınaktan hayvan sahiplenin
Terkedilmek hayvanları intihara sürüklüyor
Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Genel Başkan Yardımcısı ve DOHAYKO Genel Sekreteri Nesrin Çıtırık, hayvan sahibi olmak isteyenlerin Petshop’lar yerine, Adana Büyükşehir Belediyesi Barınağı’na giderek, terkedilmiş halde yaşayan canlıları ücret ödemeden alabileceklerini söyledi. Çıtırık, Petshop’lardan hayvan alınmasının kanlı ticareti teşvik etmek anlamına geldiğini belirterek, hayvan almak isteyenlere çeşitli uyarılar da yaptı.
Nesrin Çıtırık, Hayvan Hakları Federasyonu’nun kampanyaları bulunduğunu belirterek, “Petshop’lardan hayvan alınmamasını dile getiriyoruz. Oralarda daracık kafesler içinde aç susuz satışa sunulan hayvanlar, merdiven altında veya üretme çiftliklerinde, dehliz gibi, zindan gibi kötü yerlerde üretiliyorlar. Petshop’lardan hayvan almak demek, kanlı ticareti teşvik etmek, kanlı ticarete ortak olmak demektir. Hayvan sahiplenmek isteyenler belediyelerin bakımevlerine başvurmalı. Oralarda terkedilmiş hayvanlar var. Acı çekmiş, terkedilmiş hayvanların sahiplenilmesi çok daha yerinde olur. Petshop’lardan köpek almayın, barınaklardan bir can kurtarın” dedi..
Evcil hayvan büyümeyen bebek gibidir
Adana Büyükşehir Belediyesi Barınağı’nda her zaman 300-400 adet sahiplenilecek, terkedilmiş hayvan bulunduğunu duyuran Çıtırık, şöyle konuştu: “Bu hayvanları sahiplenmek isteyenler ücret ödemiyor, bağış yapmıyor. Adana Büyükşehir Belediyesi Barınağı’na gelerek bir can dostu edinebilirsiniz.Bir köpeğin ömrü 14-17 yıl arasındadır. Dolayısıyla evine evcil hayvan almak isteyen birisi en az 15 yıl o hayvanla yaşayacağını bilmeli. O hayvanlar evde ayaklı sevgi abideleri gibi dolaşan, pozitif enerji, mutluluk veren, çocuklara karşılıksız vermeyi, paylaşmayı, merhameti, sevgiyi öğreten varlıklardır. Bunlar büyümeyen bebekler oldukları için çok emek ister. Dışarıda gezdirmek, evde aynı yaşamı paylaşmak lazım.”
Terk edilmek tüm canlılara aynı acıyı verir
Alınan bir hayvanın asla bırakılmaması gerektiğini vurgulayan Çıtırık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hayvanların bir oyuncak, kullanılacak bir eşya, cansız bir varlık olmadığı bilinmeli. İnsanlar çocuklarına, ya da özel günlerde birbirlerine hayvan alıyorlar, hediye ediyorlar. Oysa bir candan hediye olmaz. Hayvan alacak kişi düşünmeli ve öyle karar vermeli. Onunla bir ömür, en az 15 yıl geçirebilecekse sahiplenmeli. Bizim, ‘Terkedilmek tüm canlılara aynı acıyı verir’ şeklinde sloganımız var. Hayvanlar da terkedildiklerinde, yani sevdiklerinden uzaklaştıklarında tıpkı insanlar gibi depresyona, bunalıma giriyorlar, acı çekiyorlar, üzülüyorlar. Terkedildiği için yemek yemeyen, su içmeyen, intihar ederek ölen çok sayıda hayvan biliyorum. Kendisini terk eden sahibini 6-7 yıl tel örgünün önünde, gözü yolda bekleyen hayvanlar biliyorum. Adana barınağında bunu çok yaşadık. Bir ömür geçirilemeyecekse alınmamalı. Bir hayvan sahiplenirken çok iyi düşünülmeli. Biz şunu söyleriz: ‘Sizin hayatınızda işiniz, eşiniz, çocuklarınız, dostlarınız var ama bir hayvanın hayatında sadece siz varsınız’ Terk ederek öldürmekle, işkence yaparak öldürmek arasında fark yok.”