Dünden Bugüne...
Adana Büyükşehir Belediyesi DOHAYKO Hayvan Barınağı
Atalarimiz kuslar icin binalarin catilarina suluklar, yemlikler, sahipsiz hayvanlar icin yalaklar yapmislar, hayvanlarin korunmasi icin vakiflar kurmuslar…
Camilerin bahceleri sahipsiz, hasta ve yarali kediler icin siginak olmus, “Allahin evinde, O’nun yarattiklarina sefkat ve merhametle” muamele edilmistir.
Osmanli’nin son donemlerinden bu gune kadar gecen yuzyili askin sure ise, hayvanlara olan iskence, vahset ve zehirlemenin gelenek haline geldigi utanc donemi olmustur.
Son 10 yildir ulkemizde hayvan haklarinin artik bir uygarlik ve insanlik gostergesi oldugu kabul edilmeye ve bu konuda calisan sivil toplum kuruluslari (STK) bu zehirleme geleneginin degismesinde aktif rol oynamaya baslamistir.
Bu surecte LOBI, HALKLA ILISKILER ve HUKUK konusunda bilincli calismalar yaparak Idari Mekanizmalar uzerinde toplumsal etki saglayan STK lar bulunduklari yerlerde degisimi saglamislardir.
DOHAYKO, Adana’da basinin da buyuk destegi ile LOBI faaliyetleri yapmis, basta okullarda ogrencilere, camilerde cemaate olmak uzere toplumun tum kesimlerine “Hayvanlarin yasam haklarini” ogretmis, ozellikle sahipsiz hayvan sorununun cozumunun vurup zehirleme ile degil, “Asilayip Kisirlastirma” ile olacagini anlatmistir.
Saglanan toplumsal destek ile Idari Mekanizmalar harekete gecirilmis, binlerce hayvan kisirlastirilmis, mevcut hayvan barinagi (Rehabilitasyon merkezi) asgari yasam kosullarina sahip dogal alanlarda binlerce hayvana iskence ve vahsetten uzak ev sahipligi yapmistir.
DOHAYKO bu surecte kurumlarla kavga ve zitlasmalara girmemis, sorunlari kisisel husumetlere cevirmemis, yasanan olumsuzluklarda basinin da destegi ile toplumsal baski ve etki olusturarak kurumsal mucadeleyi tercih etmis, daima sabir ve sukunet ile SURDURULEBILIR DIALOG kapisini hic kapatmamistir.
Belediye baskanlarinin yakasina yapisan, hem toplumla hem de gorevlilerle kavga ve kisisel husumet halinde olan “Hayvansever” imaji, Adana’da degistirilmistir.
DOHAYKO tum calismalarda “Devletin Kurumlari” ile karsi karsiya oldugunu unutmamis, devletin isleyisi icinde sabirla olumlu iliksilerle sorunlarin cozumunu yavas ta olsa kabul ettirmistir.
Basta eski Adana Valisi Cahit Kirac ve simdiki Valimiz Ilhan Atis olmak uzere tum valilerimiz, Milletvekillerimiz, Adana Buyuksehir Belediye Baskani Aytac Durak, Seyhan Belediye Baskani Prof. Dr. Azim Ozturk, Yuregir Belediye Baskani Omer Topcu gerek barinaga ve gerekse kisirlastirma calismalarina inanarak destek vermistir.
Kurumlarin genel mudurlukleri ve Adana Veteriner Hekim Odasi, Parti Baskanliklari, ozel ve kamu sektoru ve basin kuruluslari ve diger STK lar ile surekli iletisim halinde destek saglanmistir.
Saglanan degisimler ve kazanimlar, hemen bu gunden yarina olmamis, 10 yili bulan bir mucadeleden yeni yeni neticeler alinmaya baslanmistir.
Onumuzde uzun, ince ve mesakkatli bir yol var.
Bu yolun daha yarisina bile ulasilmadi.
Ama Turkiye’nin diger sehirleri ile kiyaslandiginda, Adana’nin ornek teskil edecek bicimde sorunun cozumunde mesafe aldigi gorulmektedir.
Yuzyillik bir "vurma ve zehirleme" kulturunu bu gunden yarina degistirmek kolay degil. Biz bir kisi veya kurumla degil, bir GELENEK ile mucadele ediyoruz.
Tarihte en onemli ve buyuk savaslari kazanan en guclu komutanlarin bile, en buyuk ve riskli ekonomik kararlari alip basariya ulasan liderlerin bile, toplumsal degisimi saglarken “gelenekler” karsisinda yenik dustukleri cok gorulmustur.
En zorlu savas geleneklere karsi verilen savastir.
Yillar once olusmus olan bir “kotu kosullarda ki sahipsiz hayvan toplama merkezinin”, zaman icinde bu dialog ile daha iyi yasam kosullarina ulasmis bir “barinak” haline gelisini lutfen takip edin.
“Hircin, sorunlari kisisel husumete doken, toplumla ve devletin gorevlileri ile kavgaci bir iliski sergileyen, taleplerde bulunurken toplumun gerceklerini ve imkanlarini goz ardi eden, kendinden baska hic kimseyi hayvan sever olarak gormeyen, uyumsuz ve gecimsiz” hayvan severler, kisa surede kendi ofkelerini tatmin ettikleri ama uzun vadede gerek toplumda ve gerekse kurumlarda "hayvanlara karsi tepkiye" neden olmuslardir.
Tum hayvan korumacilara onerimiz, bu olumsuz yaklaşımın degistirilmesi ve mutlaka DIALOG ile sorunlarin cozumune ulasilmasidir.
DOHAYKO, bundan sonra da, onunde gucluklerle dolu uzun ve ince bir yol oldugunun bilincinde, her zaman SABIR, DIALOG ve KURUMSAL YONTEMLERLE calismalarina devam edecektir.